Dostoyevski Sözleri – Fyodor Dostoyevski Kitaplarından Alıntılar

Dostoyevski kitaplarından alınmış en güzel sözler. Roman denince akla ilk gelen isimlerden biri olan Fyodor Dostoyevski’nin en güzel sözleri. Dostoyevski’nin unutulmaz en az bir defa duyduğunuz sözlerini buradan inceleyin. Whatsapp durumu, Instagram gönderi açıklaması olarak bu sözleri kullanabilirsiniz. Ayrıca hikayelerde de paylaşılabilir.

“Ruhumu sarsan bu üzüntünün nedeni ne acaba?” (Fyodor Dostoyevski , Karamazov Kardeşler)

Çünkü öyle zamanlar oluyor ki hiç tereddütsüz gitmek gerekiyor, sırf gitmek! (Fyodor Dostoyevski , Suç ve Ceza)

Fakat bir kadın hem zeki hem de kıskanç olursa iki kadın haline gelir ve bu bir felakettir işte. (Suç ve Ceza)

İnsan elinde olmaksızın sükunetini kaybediyor. (İnsancıklar)

Umudunu kaybedecek olsa yaşayamazdı… (Ölüler Evinden Anılar)

Dostoyevski Sözleri

• Aslında insanı en çok acıtan şey, hayal kırıklıkları değil. Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutluluklardır. (Suç ve Ceza)
• Aklın aşağılık saydığında kalp çoğu zaman güzellik buluyor. (Karamazov Kardeşler)
• Kibir, azamet geldi hepinize, oysa boştur bu dünya, boş. (Karamazov Kardeşler)
• Her insanın çalabileceği hiç değilse bir kapı olmalıdır. (Suç ve Ceza)
• Neden bir kuş değilim, keşke bir yırtıcı kuş olsam! (İnsancıklar)
• “Duvarı yıkacak gücüm yoksa, onu yıkmak için kendimi paralayacak halim yok tabii ki, fakat önümde duvar var diye ona boyun eğecek de değilim.” (Yeraltından Notlar)
• “Yalnız başıma kalmak istediğim, acılarımı kimseyle paylaşmak zorunda olmadan üzülüp kederlenmeyi tercih ettiğim zamanlar oluyor.Üstelik böyle zamanlar gitgide daha sık çökmeye başladı üstüme.” (İnsancıklar)

Benim Staretz bir keresinde insanlara çocuklarmış gibi , hatta bazılarına hastanedeki hastalara bakar gibi bakmak gerekir , demişti. (Karamazov Kardeşler)

Hem bazen mutluluk dediğin kederin arkasına saklanır, zaten keder olmadan olur mu hiç? (Yeraltından Notlar)

“Hareketlerinin anlamını düşünüyor mu sanıyorsun? Yeni bir izlenim, ilk yabancı etki onu bağlı olduğu yeminine bir anda ihanet ettirebilir. İradesiz, zayıf. Şimdi sana söz verir, aynı gün aynı içtenlikle başka birine de söz verir…” (Ezilenler)

İnsan yalnızca acılarını hesap etmeyi sever, sevinçleriniyse saymaz. Oysa olması gerektiği gibi saysaydı, mutluluğun her anına serpiştirilmiş olduğunu görürdü.. (Fyodor Dostoyevski, Yer Altından Notlar)

Fyodor Dostoyevski Alıntılar

İnsanlar doğrunun düşüp rezil olmasına seviniyorlardı. (Karamazov Kardeşler)

Görünüşe bakılırsa beni tamamen unutmuşlardı; sanki ben onlar için gerçekten de bir yabancıydım! (Beyaz Geceler)

Aramızdaki kavganın usulüne uygun, edebi bir kavga olması için, kör olayım, neler vermezdim! Halbuki bana bir sinek kadar değer vermediler.” (Yeraltından Notlar)

Dürüst, duygulu insanlar içtenlikle her bir şeylerini söylerler, iş adamları ise kulak kesilir, duyduklarını çıkarları yönünde kullanırlar. (Suç ve Ceza)

Kendi kendine yalan söyleyip yalanını ciddiye alan insan sonunda ne kendinde, ne de çevresinde gerçeği seçemez olur, böylece hem kendisine, hem de başkalarına saygısızlık eder. (Karamazov Kardeşler)

Yakıp kavuran, insanın yüreğini tırmalayan, uykularını kaçıran bir pişmanlık; öyle bir pişmanlık ki, insan çektiği acılar yüzünden yağlı ilmiklere ya da derin sulara rahmet okur hâle gelsin! Ah, böylesi bir pişmanlığı sevinçle bağrına basardı! Istırap ve gözyaşı… Bunlar da en nihayetinde hayattır. Fakat o, işlediği suçtan ötürü pişmanlık duymuyordu işte. (Suç ve Ceza)

Hem sevgi varken mutluluk olmasa da olur. Hayat kederiyle güzeldir; nasıl yaşarsan yaşa, güzeldir. (Yeraltından Notlar)

Bence cehennem, sevememekten doğan bir acıdır. (Karamazov Kardeşler)

Dostoyevski’nin Unutulmaz Sözleri

Ama âşık olmak sevmek demek değildir. Nefret ederken de âşık olmak mümkündür. Unutma bunu! (Karamazov Kardeşler)

“Çok tuhaftı, ağlayamadım. Ama ruhum paramparça olmuştu.” (İnsancıklar)

“İnsana en çok acı veren şey, söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki uçurumdur..” (Yeraltından Notlar)

Duyduğuma, okuduğuma göre, başkasına karşı çok büyük bir sevgi duymak, aynı oranda bencilliğe delaletmiş. (Ölüler Evinden Anılar)

Yemin ederim ki her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır. (Yeraltından Notlar)

“Madem gidecektin, ne halt etmeye geldin?” (Suç ve Ceza)

“Etrafınıza şöyle bir göz gezdiriniz! Gerçek hayat denilen şeyin ne olduğunu, nerede olduğunu bilmiyoruz bile! Kitaplarımızı, hayallerimizi elimizden alsalar, öylece ortada kalakalacağız.” (Yeraltından Notlar)

Kitaplara ve paraya ihtiyacım var. (Mektuplar)

Kimsenin, hiç kimsenin ne yardımına, ne ilgisine ihtiyacım var. Ben… Yapayalnızım. (Suç ve Ceza)

Bırakmıyorlar iyi olamıyorum. (Yeraltından Notlar)

Bence manevi yoksunluklar, bütün maddi azaplardan çok daha ağırdır. (Ölüler Evinden Anılar)

Baylar, yemin ederim ki, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; gerçek, tam manasıyla bir hastalık. (Yeraltından Notlar)

Çok tuhaftı! Ağlayamadım; ama ruhum paramparça olmuştu. (İnsancıklar)

Her şeyin iyisi eskidenmiş. (Beyaz Geceler)

Çünkü gidecek yeri yoktu. Gidecek bir yerinizin olmasının ne anlam taşıdığını anlıyor musunuz? (Suç ve Ceza)

İnsan yalnızca korkaklığı yüzünden ne fırsatlar kaçırıyor… (Suç ve Ceza)

“İnsanlar, mutsuz olduklarında daha çok hata yaparlar.” (Yeraltından Notlar)

Dostluğa hazırım, işte elim. Ama lütfen bana aşık olmayın! (Beyaz Geceler)

“Birini çok sevmenin bedeli bir daha kimseyi sevememektir.” (Beyaz Geceler)

Hayatı küçümsemeyin! Önünüzde daha upuzun bir hayat var. (Suç ve Ceza)

“İzin vermiyorlar… İyi olamıyorum…” (Yeraltından Notlar)

Elveda. Şu andan itibaren iki yabancıyız. (Kumarbaz)

Okumaktan başka yapılacak işim, gidecek tek yerim yoktu, çünkü çevremde saygıya layık, beni kendine çekebilecek bir meşguliyet bulamıyordum. (Yeraltından Notlar)

“Kimseyi sevmeye cesaretim yok.” (Beyaz Geceler)

“Sen hayatını mahvet, ben kenardan izleyeceğim. ” (Kumarbaz)

Beni fark etmiyordu. Bu da beni gitgide yaralıyordu. (İnsancıklar)

Beklemesini bilirsen, her şeyin sırası gelir… (Öteki)

İnsan mutlu olduğunu bilmediği için mutsuzdur. Mutlu olduğunu fark eden kişi o anda mutlu olacaktır. (Ecinniler)

“Duvarı yıkacak gücüm yoksa, onu yıkmak için kendimi paralayacak halim yok tabii ki, fakat önümde duvar var diye ona boyun eğecek de değilim.” (Yeraltından Notlar)

Yalnızca ölümden korktuğu için yaşayabilir mi insan? (Suç ve Ceza)